ÇORLU TİCARET VE SANAYİ ODASI

EN DE

Sanayici ve İhracatçı Üyelerimizin Sorunlarının Görüşüldüğü Yuvarlak Masa Toplantısı Haberi Dünya Gazetesi´nde Yer Aldı

11 Ocak 2019
Sanayici ve İhracatçı Üyelerimizin Sorunlarının Görüşüldüğü Yuvarlak Masa Toplantısı Haberi Dünya Gazetesi´nde Yer Aldı

Çorlu'da ihracatçılar, Türkiye'nin üretim üssü olmaya talip

Sanayici ve İhracatçı Üyelerimizin Sorunları DÜNYA Gazetesi ile Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlediği yuvar­lak masa toplantısında ele alın­dı.

Alacak sigortası şirketi Euler Hermes bugün 200’den fazla ülkede faaliyet gösterirken 52 bin poliçesi ile 9 milyar euroluk ticarete teminat veriyor. Hermes’in Türkiye’de 4,5 milyon euronun üzerinde limiti var.

Tekirdağ sanayisinin önemli temcilsileri Dünya Gazetesi, Euler Hermes ve Çorlu TSO'nun ortaklaşa düzenlediği yuvarlak masa etrafında buluştu. Toplantıda iş dünyası temsilcileri yaşanan sorunları, sektörlerindeki gelişmeleri ve büyüme hikayelerini anlattı. Alacak sigortası şirketi Euler Hermes, ihracat odaklı üretim kaslarını her geçen gün geliştirmeye çalışan Çorlu ve Çerkezköy OSB’deki yatırımcılara ürünleri hakkında bilgi verdi. Çorlu ve Çerkezköy iş dünyası konumu itibariyle Avrupa’nın yanı başında bulunan OSB’nin Türkiye'nin üretim üssü olmaya talip olduğunu anlattı.

Moderatörlüğünü DÜNYA Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın yaptığı toplantıda önce Euler Hermes Türkiye Genel Müdürü Özlem Özüner, dünya ekonomisinde gelinen son noktayı değerlendirdi. Özüner, dünya ekonomilerine yükselen korumacılık trendinin hakim olduğunu ve ülkelerin teknoloji üzerinden rekabet kurduğu farklı bir dünya konjonktürünün hakim olduğunu anlattı. Ticaret tarafında hizmetler sektörünün özellikle de imalat sanayinin hizmetleşerek büyüme fırsatı sunduğuna işaret eden Özüner, “Her şirket ana faaliyet konusunun yanı sıra farklı bir kasını da iş konusu haline getiriyor. Bir zamanlar internetten kitap aldığımız Amazon artık en büyük gelirini bulut servis hizmetinden  sağlıyor. Dolayısıyla iş dünyası artık ‘mevcut işimden nasıl yeni bir katma değer daha çıkartabilirim’ diye düşünmeli. Yatırımlar için ikinci bir önemli sınav da maliyet artışları. FED’in hamleleri sonrasında paranın maliyetinin artması herkesin ayağını yorganına göre uzatmasına neden olacak. Biz Euler Hermes olarak ticaretin ödenmeme riskini sigortalıyoruz” dedi. Özüner, bazı ülkelerin ihracat hamleleri hakkında bilgi verirken de Çinli firmaların ABD pazarında büyük depolar  kurarak ‘birlik’ şeklinde hareket ettiğine, bunun Türk sanayicisi içinde önemli bir örnek olduğuna değindi.

İş dünyası temsilcilerinin sorunlarını ve hedeflerini anlattığı toplantıda Çorlu sanayinin en önemli sorununun ‘su’ olduğunu anlattı. Sanayici alt yapı sorununun çözümü için kamulaştırmaların yapılmasını beklerken ‘su’ sorununa çare olarak da Meriç suyunun bölgeye kanalize edilmesini görüyor. Bölgede mukim 850 sanayicinin sadece 150’sinin Çorlu’da vergi verdiğine de işaret eden katılımcılar, “Vergiyi doğuran eylem neredeyse, gelirden alacağı pay da o şehre yazılmalı” önerisini getirdi. Ayrıca Tekirdağ Derin Deniz Deşarj projesinin getirdiği mali yükler, istihdam etme sürecinde ve iş kalitesi anlamında mavi yakanın yetersizliği, Çorlu sanayisinin büyük bir kısmının İstanbul'da vergi vermesi, kamu kurumlarının Çorlu ve Çerkezköy'e uzak olması gibi bölge sorunlarının yanında ilaç sektöründeki patent konusu gibi sektörel sorunlara da değinildi.

Volkan: Çorlu, Trakya sanayisinin %50’si

Bölge sanayisinin önemine vurgu yapan Çorlu TSO Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Volkan, “Trakya'da Çorlu, sanayinin yüzde 50’sini oluşturan bölge. Bugün oda olarak bizim 10 bin üyemiz var. Bunun yaklaşık yüzde 10'u sanayicilerimiz. Bizim bölgemiz tarım, sanayinin ve ticaretin çok yoğun olarak beraber yürüyebildiği nadir noktalardan bir tanesi. Bölgemizi de kapsayan çok ciddi bir arıtma bölgesi yapılıyor. Bölgedeki sanayi atıklarının ortak bir projeyle denizin altına desarj edilecek. Bu projenin toplam tutarı 1.3 milyar TL'yi geçecek gibi görünüyor. Tüm maliyeti sanayicimiz tarafından karşılanıyor. Burada ana sıkıntılardan biri bölge sanayicimizin bütün tutarı 10 yıl gibi kısa bir sürede ödemek zorunda kalması. 1.3 milyar TL'nin faiziyle birlikte bölgeden çıkacak olması… Biz bu sürenin 30 yıla çıkmasını, hatta belli bir bölümünün devlet tarafından finanse edilmesi için çalışmalar yapıyoruz. Deri, tekstil, otomotiv yan sanayi, kimya ve makine ile birlikte sanayimiz ciddi bir boyuta ulaştı. Çerkezköy ve Çorlu'nun global pazarda yarışabilecek standartlara gelebileceğini düşünüyoruz” dedi.

Noyan: Güçlü altyapı için kalıcı çözümler gerek

Bölgenin sorunlarına dikkat çeken Çorlu TSO Meclis Başkanı Erdim Noyan, “Normal bir OSB'de elektrik dağıtma lisansı varken, ıslah OSB'lere bu avantaj sağlanmıyor. O yüzden buradaki sanayicinin OSB statüsüne geçmesinin avantajı kalmadı. Doluluk oranlarımız yüzde 50'lerde. Boş olan arazilerin tamamı çiftçinin veya şahısların elinde. Yani OSB'nin sağlayabileceği bir gelir yok. Sadece sanayicilerden topladığı aidatlar var. Ergene-2 ve Ergene-1 OSB'de ortasından D-100 karayolu geçiyor. Kamulaştırmalar yapılamadığı için biz altyapı çalışmalarını da yapamıyoruz. Altyapıyı bir dozer bir kepçe ile düzeltmeye çalışıyoruz. Bu da kalıcı bir çözüm olmuyor” şeklinde konuştu.

Canpolat: Global pazarın üretim üssü olabiliriz

Migiboy Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Canpolat, “Çorlu sanayisi, Trakya bölgesi için gerçekten çok önemli. İstanbul'dan genel anlamda sanayinin çıkarılması bekleniyor. Arsa, ulaşım, yetişmiş insan gücü yönünden şartların uygun olduğu başka bir bölge yok. Bu yönde Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası da gerçekten görevini yerine getiriyor. Genelde projelerin yüzde 30'unun devlet tarafından hibe edildiğini ve geri kalanın 30 yıl vadeye bölündüğünü görürsünüz. Aslında çok farklı bir şey talep etmiyoruz” dedi.

Kırçuval: Çözüm Meriç suyunun bölgeye getirilmesi

Sanayideki su kullanımı sorununda çözümü Meriç suyunun bölgeye getirilmesi talebini dile getiren EST Panel Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Kırçuval, “Kuyu açılmasına izin verilmiyor. Taşıma su konusu uzun vadeli bir çözüm olmuyor. Bu soruna tek çözüm Meriç suyunun bölgeye getirilmesi” dedi. Kamu kurumlarının sanayiye uzak olduğunu da belirten Kırçuval “Büyükşehir Belediyesi olduk. Süleymanpaşa, Çorlu, Çerkezköy gibi ilçelere ayrıldık. Valilik, il müdürlükleri gibi resmi kurumların neredeyse hepsi Süleymanpaşa'da. Hiç olmazsa Büyükşehir Belediyesi'ni buraya getirin çünkü Çorlu Tekirdağ'ın başkenti gibi” diye konuştu.

Koçak: Bu şartlarda yabancı yatırımcı çekemeyiz

Ülkeye yabancı yatırımcının gelmemesi konusunu Almanya ile karşılaştırarak açıklayan Else Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Seyfettin Koçak, “Elektrik fiyatları Almanya'dan pahalı. İşçimiz verimsiz ve yine Almanya'dan pahalı. Bu bölgede fabrika kurmak isteseniz piyasada sorun, 100 doların altında bir yer bulamazsınız. Fakat Almanya'da size köyde verir ama ücretsiz verir. Daha çok yabancı yatırımcı çekmek için insan kalitemizi ve altyapımızı geliştirmemiz lazım” dedi.

Öğücü: Sorunları en üst mertebe ile paylaşmak gerekir

Bölgenin en önemli sorununun çevre olduğunu ifade Lila Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Celal Öğücü, “Bu konuyu görüştüğüm kurumlarda kurumun ileri gelenleri bu sorunu sanayicinin paylaşması gerektiği, hatta sorunun olabilecek en üst mertebeye ulaştırılması gerektiği söyleniyor. Baktığınız zaman kuyu açılmasına izin verilmiyor. Sadece işletmelerin sanayi üretimi amacıyla kullanmak için değil, kişilerin ihtiyaçları doğrultusunda kullanmak için de buna izin verilmiyor. Taşıma su da kuyudan çıkıyor. Bölgedeki su probleminin bir an önce açıklığa kavuşturulması gerekiyor” dedi.

Dumru: Mavi yaka sorunu yatırımları Edirne'ye kaydırdı

Su ve ara eleman sorununun ortak olduğunu bildiren Şahinler Holding İcra Kurulu Üyesi Ramazan Dumru, “Mavi yaka sorunumuz ciddi. Buradan istediğimiz verimi alamadığımız için yatırımlarımızı Edirne'ye kaydırdık. Son dönemde sanayicinin en önemli problemi finansman. Yeni yatırımlar yapılacak ama bankaların hiçbiri finansmana yanaşmıyor. Seçimden önce de düzelmeyeceğini düşünüyoruz” görüşünü ifade etti.

Kumrulu: Patent yasası sektörü zorluyor

Türkiye'de 1995 yılında çıkarılan patent yasasının dönem şartlarında çıkarıldığını fakat faydasını yitirdiğini ifade eden Polifarma İlaç Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vildan Kumrulu, “Ciddi sancı çekiyoruz. En çok darbe yediğimiz nokta patent. Patent yasası değişmeli ve kalkmalı. Örneğin ilaç sektörü için çok önemli Clean Room'u biz dışarıdan getiriyorduk şu anda Nüvit bey sayesinde dışarıya bağımlılıktan kurtulduk. Bu bir örnek teşkil etmeli” dedi.

Pektaş: ABD pazarı için lojistik üs kurulabilir

Pektaş Tekstil Sahibi Necla Pektaş, “ ABD zor ve uzak bir pazar. Orada birkaç sanayici bir araya gelip ortak bir lojistik üs kurabilir. Radikal adım atmak adına önemli bir hamle olabilir” dedi.

Eski: Mavi yakayı nasıl motive edeceğimizi şaşırıyoruz

Çözüm önerisi sunmanın “bir kamu görevi üstlenmek” gibi olduğunu belirten Devrim Şirketler Grubu Genel Müdürü Özgür Eski “Bazen sesimize kulak verilmesi gerekir diye düşünüyorum. Mavi yaka probleminde ise ara eleman sıkıntımız çok. Mavi yakayı nasıl motive edeceğimizi şaşırıyoruz. Bu da sektörleri profesyonelliğin dışına itiyor” dedi.

Elverdi: Ofis kurulması gerekli

UPR Tekstil Müdürü Mehmet Elverdi, “Bölgenin önemini anlatacağımız sonra da bölgedeki sorunları aktarabileceğimiz bir ofis oluşumu çalışmaları yapmak gerekiyor ve sorunları ofis üzerinden çözmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

 Alacak sigortası konkordatolara karşı sizi korur

Euler Hermes Genel Müdür Yardımcısı Ömer Gürcan Köseoğlu ise alacak sigortası hakkında bilgi vererek soruları yanıtladı. Köseoğlu, son dönemde artan konkordatolar karşısında alacak sigortasının etkisinin sorulması üzerine “Konkordatolara karşı alacak sigortası sizi korur. Konkordato bizim teminatımızın kapsamındadır. Örneğin poliçeniz var ve konkordato ilan eden şirkette 20 TL’lik limitiniz var. Üstüne de alacağınız limitinizin üzerinde, diyelim ki 25 TL olsun. Yasal takibat sürecimizde yaptığımız tahsilat önce sizin riskinizden düşüyor. Fazladan yaptığınız satışları da mümkün olduğu kadar teminat altına almaya çalışıyoruz. Faturalarınız geldiği anda hasar dosyasını açıyoruz ve hemen ilgili yetkililerle sizin adınıza hem iletişime geçeriz hem de alacağınızın yüzde 90’ını ödüyoruz” dedi. Euler Hermes’in 100 yılı aşkın tecrübesi ile dünya genelinde 200’ün üzerine ülkede faaliyet gösteren 40 milyonun üzerinde şirketi takip ettiğini belirten Köseoğlu, “Bu sayede oluşturduğumuz bilgi ağı ile yurtdışında yapılan tahsilatlar konusunda da önemli avantajlar sağlıyoruz” dedi. Köseoğlu, Euler Hermes Türkiye’nin ticaret hacimlerini büyütmek, ihracatta yeni ülkelere yayılmak, yeni pazarlar ve müşteriler kazanmak isteyen şirketlerin risk yönetiminde yol gösterici olduğunu da vurgulayarak şu bilgileri verdi: “Diğer yandan alıcı nezdinde sağlanan kredibilite ile uluslararası fonlama kaynaklarına ulaşmada operasyonel yükü azaltıyor, araştırmalarımızla müşterilerimize sektörel risk ve fırsatlar konusunda danışmanlık veriyoruz. Alacak sigortası alanına baktığımızda Ekim 2018 verilerine göre Euler Hermes olarak sağladığımız yüzde 65’lik büyüme ile Türkiye’de geçen sene aynı döneme göre en çok büyüyen firma olduk. Türkiye’de verdiğimiz güncel teminat 4.6 milyar euro gibi çok önemli bir rakama ulaştı.”

 

GÜNCEL